Türkçemizi Nasıl Pazarlarız?

Biliyorsunuz bugün youtube üzerinde pek çok ülkenin dillerini öğreten, ücretsiz izleyebileceğiniz videolar mevcut.

Evinizde oturarak, 5 kuruş para vermeden herhangi bir dili online videolar aracılığı ile öğrenebilirsiniz.

Bir vesile ile Norveççe derslerini merak edip baktım. Bu sayede bir şeyi fark ettim:dil, pazarlanabilir bir şeymiş.

Dil kursu açıp oraya öğrenci çekmek gibi bir durumdan söz etmiyorum; bir milli politikadan söz ediyorum.

Yani ülke olarak neler yaparsanız yabancılar sizin dilinizi öğrenmek ister? Dilinizin bilinirliğini uluslararası arenada nasıl arttırabilirsiniz? Bu gibi durumlardan bahsediyorum.

Bilimsel gelişmişliğiniz, ekonomik durumunuz, uluslararası kültürel ilişkileriniz, milli eğitim politikanız vs bu durumda belirleyici etkenlerdir şüphesiz. Biz de Türkçemizi uluslararası arenada tanıtmak-öğretmek için bazı girişimler sürdürüyoruz. Mesela, Türkçe Olimpiyatları, yurt dışındaki Türk okulları ve devlet nezdinde faaliyette bulunan Yunus Emre Enstitüsü gibi girişimler bunlardan birkaçı sadece.

Norveççe derslerine göz attığımda uygulanabilecek bir başka yöntemi daha farkettim: eğitmenleri eğer çekici kılarsanız, bu vesile ile dili de pazarlayabilirisiniz. Üstelik ulaşılabilir alanlar üzerinden ve resmiyetten kaçınarak yapmanız gerekir bunu.

Eğlenceli yöntemlerle İngilizce öğretmeye çalışan youtube kullanıcıları olduğunu görmüştüm. Norveççe öğreten kullanıcılar ise güzel, seksi ve eğlenceli olanlardan oluyor.

Yukarıdaki resme baktığınızda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Sadece izlediğim derse değil, ekranın kenarındaki önerdiği videolara da bakın. Bunun milli bir politika olduğunu düşünüyorum. Bir nevi kamu diplomasisi yöntemi. Bu videoları izlediğinizde yalnızca Norveççe öğrenmekle kalmıyor, Norveçli insanlar hakkında da olumlu izlenimlere kapılıyorsunuz.

Nasıl ki Japonya dediğimizde teknolojisi gelişmiş bir ülke ve elinde fotoğraf makinesi ile dünyayı dolaşan, çekik gözlü, küçük, sevim insanlar aklımıza geliyorsa bu videoyu izleyenler için ise Norveç denildiğinde, sıcakkanlı insanların ve güzel kızların yaşadığı, küçük ve zengin ülke tanımı akla gelecektir. Bu sayede hem kültür, hem dil, hem de ülke pazarlanacaktır.

Kamu Diplomasisi uygulayıcılarının bu yöntemleri de göz önünde bulundurması gerekir. Maksat, şanımız yürüsün! :)

mustafa arslan, pazarlama, kamu diplomasisinde dil kullanımı, bir ulusal tanıtım aracı olarak dil, ulusal dilin pazarlanması, türkçenin uluslararasılaşması, dilimizi nasıl tanıtırız, halkla ilişkiler, uluslararası halkla ilişkiler, yabancılara nasıl türkçe öğretiriz, dilimizi yabancılara nasıl tanıtırız, dilimizi nasıl sevdiririz